Meme kanseri, dünya genelinde kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biridir. Ancak erkeklerde de nadiren görülebilmektedir. Bu hastalık, meme dokusundaki hücrelerin anormal bir şekilde çoğalması ve kontrolsüz büyümesi sonucu oluşur. Bu anormal hücreler zamanla bir kitle (tümör) oluşturabilir ve çevre dokulara yayılabilir veya vücudun diğer bölgelerine metastaz yapabilir.
Meme Kanserinin Oluşumu
Meme dokusu, süt bezleri (lobüller) ve süt kanallarından (duktuslar) oluşur. Meme kanseri genellikle süt kanallarında veya süt bezlerinde başlar. En sık görülen meme kanseri türü, süt kanallarında başlayan duktal karsinomdur. Süt bezlerinde başlayan lobüler karsinom ise daha az yaygındır.
Hücrelerin DNA'sında meydana gelen mutasyonlar, hücrelerin normal büyüme ve bölünme döngüsünü bozarak kansere yol açabilir. Bu mutasyonlar genetik yatkınlık, çevresel faktörler veya yaşam tarzı seçimleri gibi çeşitli nedenlerle tetiklenebilir.
Risk Faktörleri
Meme kanseri gelişiminde rol oynayan birçok risk faktörü bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
- Yaş: İlerleyen yaşla birlikte meme kanseri riski artar.
- Cinsiyet: Kadınlarda erkeklere göre çok daha sık görülür.
- Aile Öyküsü: Ailede meme veya yumurtalık kanseri öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir. Özellikle birinci derece akrabalarda (anne, kız kardeş, kız evlat) kanser görülmesi riski artırır.
- Genetik Mutasyonlar: BRCA1 ve BRCA2 gibi genlerdeki mutasyonlar, meme kanseri riskini önemli ölçüde artırır.
- Hormonal Faktörler: Erken yaşta adet görmeye başlamak, geç menopoza girmek, hiç doğum yapmamış olmak veya ilk doğumunu ileri yaşta yapmış olmak gibi durumlar riski artırabilir.
- Hormon Tedavileri: Menopoz sonrası hormon replasman tedavileri, meme kanseri riskini bir miktar artırabilir.
- Yaşam Tarzı: Obezite, alkol tüketimi ve fiziksel aktivite eksikliği gibi faktörler de riski etkileyebilir.
Meme Kanserinin Belirtileri
Meme kanserinin erken evrelerinde genellikle belirti vermeyebilir. Bu nedenle düzenli taramalar büyük önem taşır. Ancak görülebilecek bazı belirtiler şunlardır:
- Meme veya koltuk altında yeni oluşan, ağrısız veya ağrılı bir kitle veya sertlik.
- Meme boyutunda veya şeklinde değişiklik.
- Meme başı akıntısı (özellikle kanlı ise).
- Meme başının içeri doğru çekilmesi (retraksiyon).
- Meme derisinde kızarıklık, pullanma veya portakal kabuğu görünümü.
- Meme derisinde veya meme başında ülserleşme.
Bu belirtilerden herhangi biri fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak önemlidir.
Teşhis ve Tedavi
Meme kanseri teşhisi için çeşitli yöntemler kullanılır. Fiziksel muayene, mamografi, ultrason ve MR gibi görüntüleme yöntemleri ile şüpheli lezyonlar belirlenir. Kesin tanı için biyopsi (doku örneği alma) yapılır. Biyopsi sonucunda kanser hücrelerinin varlığı ve türü belirlenir.
Meme kanseri tedavisi, kanserin evresine, türüne, hastanın genel sağlık durumuna ve kişisel tercihlerine göre planlanır. Başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:
- Cerrahi: Tümörün ve çevresindeki lenf bezlerinin çıkarılmasıdır. Meme koruyucu cerrahi veya mastektomi (memenin tamamen alınması) şeklinde uygulanabilir.
- Kemoterapi: Kanser hücrelerini öldürmek için ilaçların kullanılmasıdır.
- Radyoterapi (Işın Tedavisi): Yüksek enerjili ışınlarla kanser hücrelerinin yok edilmesidir.
- Hormon Tedavisi: Hormon reseptörü pozitif kanserlerde hormonların etkisini bloke eden veya azaltan ilaçların kullanılmasıdır.
- Hedefe Yönelik Tedaviler: Kanser hücrelerinin belirli özelliklerini hedef alan ilaçların kullanılmasıdır.
Erken teşhis, meme kanseri tedavisinde başarı oranını önemli ölçüde artırmaktadır. Bu nedenle düzenli sağlık kontrolleri ve taramalar hayati önem taşır.