Şok Nedir?
Şok, vücudun yaşamsal organlarına yeterli kan akışının sağlanamaması sonucu ortaya çıkan, akut ve hayati risk taşıyan bir dolaşım yetmezliği durumudur. Bu durum, dokuların oksijen ve besin maddelerinden mahrum kalmasına, metabolizma atıklarının temizlenememesine yol açar. Şokun başlıca nedenleri arasında ağır kanamalar, şiddetli travmalar, enfeksiyonlar, zehirlenmeler, kalp yetmezliği ve alerjik reaksiyonlar yer alabilir.
Şok geçiren bir kişide görülebilecek yaygın belirtiler şunlardır: tansiyon düşüklüğü, hızlı ve zayıf nabız, hızlı ve yüzeysel solunum, ciltte soğukluk, solukluk ve nemlilik, endişe, huzursuzluk, baş dönmesi, dudak çevresinde solukluk veya morarma, susuzluk hissi ve bilinç seviyesinde azalma.
Şok Pozisyonu Nedir ve Amacı?
Şok pozisyonu, hasta veya yaralının sırtüstü yatırılarak bacaklarının yaklaşık 30 santimetre kadar yukarı kaldırılmasıyla uygulanan bir ilk yardım pozisyonudur. Bu pozisyonun temel amacı, bacaklardaki kanın yer çekimi etkisiyle kalbe ve oradan da beyin gibi hayati organlara daha fazla yönlendirilmesini sağlamaktır. Böylece, yaşamsal organlara giden kan ve oksijen miktarı artırılarak doku perfüzyonu desteklenir ve şokun olumsuz etkileri azaltılmaya çalışılır.
Şok Pozisyonu Ne Zaman Uygulanır?
Şok pozisyonu, genellikle aşağıdaki durumlarda uygulanır:
- Aşırı kan kaybı yaşanan durumlarda.
- Şok belirtileri (solukluk, terleme, hızlı nabız gibi) görüldüğünde.
- Bayılma tehlikesi veya bayılma durumlarında.
- Travma sonrası dolaşım yetmezliği şüphesinde.
Şok Pozisyonu Nasıl Uygulanır?
Şok pozisyonu uygulanırken aşağıdaki adımlar izlenmelidir:
- Öncelikle kendi ve çevrenin güvenliği sağlanır.
- Hasta veya yaralı düz ve sert bir zemine sırtüstü yatırılır.
- Hava yolunun açık olduğundan emin olunur.
- Hasta/yaralının bacakları yaklaşık 30 cm kadar yukarı kaldırılır ve altına battaniye, yastık, kıvrılmış giysi gibi bir destek konulur.
- Üzeri örtülerek vücut ısısı korunur ve hasta/yaralı sıcak tutulur.
- Sıkı giysileri gevşetilir ve sakin olması sağlanır.
- Yardım gelinceye kadar hasta/yaralının yanında kalınır ve 112 Acil Servis aranır.
- Belli aralıklarla (2-3 dakikada bir) yaşam bulguları (bilinç, nabız, solunum) değerlendirilir.
Önemli Uyarılar
- Kafa veya omurga yaralanması şüphesi varsa bacaklar kaldırılmamalıdır.
- Bilinç kapalı ancak solunumu olan kişilerde koma pozisyonu tercih edilmelidir.
- Kalp krizi şüphesinde hasta, rahat ettiği pozisyonda tutulmalıdır.